Türkiye’nin İsraf Haritası


17 Temmuz, 2021


Yüzyıllardır süren sosyal – ekonomik dengesizlik dünyanın her ülkesi için israfa ve sürdürülebilirlik politikalarına bağlı olarak gerçekleşmektedir. Ülkeler arası, toplumlar arası ve toplumların kendi içindeki bu dengesizliği besleyen iki önemli unsurdan biri israfken, sürdürülebilirlik politikaları hem bireysel hem de hükümetler bazında sorumluluk alanlarına sahiptir. Türkiye ise küresel dengesizlikten payını alan, israftan ve yenilenebilir tüketim modeli eksikliğinden yakinen etkilenen bir durumdadır.


Tabii kaynakların küresel anlamda bilinçli tüketim modellerine henüz geçmeye çalıştığı 21 Yy.’da Türkiye; bu yenilikleri takip etmek adına çalışmalarını sürdüren yatırımların biraz gerisindedir. Belli başlı büyük sermaye sahiplerinin desteklediği kurumsal dernek ve vakıf uygulamaları olmakla birlikte, Türkiye’deki israfın boyutu dünya sıralaması göz önüne alındığında hala üzerine düşünülmesi gereken bir durumdadır.

İsraf, kategorize edilebilen bir kavramdır ve gıda israfı; israf kategorileri arasında Türkiye’nin en fazla kayıp verdiği kulvardır. Gıda israfını sırasıyla, enerji israfı, hammadde israfı ve tabii kaynaklar israfı izlemektedir. Bu kaynakların farklı üretim modelleriyle ilişkisi düşünüldüğünde; aslında yalnızca kaynağın kendisinin değil, bu kaynaklar sayesinde üretilebilecek ürün ve hizmetlerin de kaybedildiği acı bir gerçektir.


Global İsraf Değerlendirme Kuruluşlarına Göre Türkiye’de İsrafın Boyutu

2021 yılında yapılan araştırmalara göre Dünya genelinde israfın en fazla kayba sebep olduğu kategori gıda olarak belirlenmiştir. Türkiye’nin de yer aldığı; BM Gıda İsrafı Endeksi raporunda açıklanan israf değerleri, ülkemizde de diğer ülkelerde olduğu gibi gıda kategorisini ilk sıraya koymuştur. Yıllık bazda değerlendirme tablolarının yer aldığı raporda, Türkiye’de kişi başı 93 Kg yiyecek, geri dönüştürülemez biçimde çöpe atılmaktadır.

Ticari işletmeler için yapılan değerlendirmeler, hem gıda israfının hem de bu israfın ortadan kaldırılabilmesi için yapılan harcamaların boyutunu ortaya koyduğundan, bilanço daha yüklü bir hal almaktadır. Öte yandan ticari işletme israfları arasında gıda israfına ek olarak, hammadde, enerji ve tabii kaynak israf tabloları da raporda yer almakta, Türkiye’nin israf haritasının durumunu ortaya koymaktadır.

Perakende satış noktaları ve restoranlarda tüketime hazır gıdaların %17’si doğrudan israf edildiğinden, Birleşmiş Milletler İsraf Raporu’na göre yıllık 931 milyon ton gıda çöpe gitmektedir. Yapılan araştırma ve anketler doğrultusunda, gıda işletmelerinin yaptığı israfın temel sebeplerinin başında, satılamayan ürünlerin bozulma veya tarihi geçme olasılıklarından ötürü çöpe atılması gelmektedir.

İşletmeler için tüketime hazır gıdaların zamanında satılmaması durumu, ülke genelindeki israf tablosunu yükselten bir etkendir. Bu sebeple satış hacmi gereğince üretim yapmak ve hammadde tüketmek gibi konularda, bilinçli üretim temelleri atılması için bakanlık çalışmaları bulunmaktadır. Bu çalışmalara ek olarak farklı pazarlama ve satış teknikleriyle üretim hacmini karşılayan bir satış hacmi yaratmak için farklı uygulamalar bulunmaktadır.

Öte yandan bilinçli tüketim ve bireysel israftan kaçınma hareketleri de işletmelerdeki israfı etkileyen bir durumdur. Bilhassa restoran ve gıda işletmelerinde tüketebileceğinden fazlasını satın alarak, tüketemediği için çöpe gitmesine sebep olan kullanıcıların, bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir.


Gıda İsrafında Bireysel ve Ticari Tasarruf

Bireysel hareketlerin toplumsal etkileri, zincirleme forma sahip bir etkileşimdir. Özellikle tasarruf hareketleri ve israf önleyici yaşam tarzının bireysel benimsenişi, toplumsal etkiyi yukarı yönlü etkiler. Bu etkilenmenin olumlu yöne evirilebilmesi, tasarruf bilincinin bireysel yaşam tarzına yerleştirilmesiyle mümkün olabilir.

Örneğin; Türkiye’de kişi başı 18 ton dönüştürebilir cam malzeme çöpe atılmaktadır. Geri dönüşüm hedefli belediye uygulamaları, toplayıcı ekipler ve depozitolu ürünlerle bu sayı ortalama 13 tona kadar geriletilebilmiştir. Ancak bireysel olarak cam israfını geri dönüşüme kazandırmak; Türkiye’deki cam israfının 156 tonunu kurtarmak anlamına gelmektedir. Bu bağlamda 80 milyonun üzerindeki nüfusun bireysel hareketi, geri dönüşümde devasa bir yön değişikliği sağlayabilir.

Gıda israfının ülkemizdeki durumu, geri dönüştürülebilen malzemelere oranla çok daha farklı boyutlardadır. İhtiyaç fazlası alımlara ek olarak, yanlış kullanım, fazla üretim, bilinçsiz tüketim gibi etkenler gıda israfının boyutunu tüm israf kalemlerine oranla çok daha fazla artırmaktadır.

Bilhassa ticari işletmelerde gün sonu kaybı olarak nitelendirilen potansiyel cironun üstündeki üretim, gıda israfı grafiğini oldukça olumsuz etkilemektedir. Bu sebeple işletmelerin ellerindeki ürünlerinin tamamını tüketebilecekleri üretim planlaması yapması ya da kalan ürünleri insanlara ulaştırabilecekleri uygulamalardan faydalanması, gıda israfını önleyici tercihlerin başında yer almaktadır.



Yazar: M. Kaplan

Kaynaklar

sbb.gov.tr
dergipark.org.tr



© 2022 Kalmasın San. Tic. Ltd. Şti. Tüm hakları saklıdır
Powered by riwys